Saturday, April 12, 2008

Oğlum,

Bu hayatta bir eşini bir de işini aşk ile seçeceksin oğlum. İkisine de daldın mı dünyanı unutacaksın. O kadar ki, sanki çırılçıplak karşısında, tanrı ile konuşur gibi kendini unutacaksın.

Savrulan saçlarının arasından göreceksin denizi. Kokusunu denizde, denizi koynunda bulacaksın. Öylesine tatlı bir huzur verecek sözleri, gözlerinde kaybolacaksın. Onu sırçadanmış gibi koruyacak, derin bir saygı ile seveceksin.

Çorba ile ekmeğe kıt kanaat geçinip alnındaki teri gurula sileceksin. Bir işe başladın mı bitirmeden durmayacaksın. Gözlerinde pırıltılar, buz gibi suyu kana kana içerken ona baktığında, yaptığınla gurur duyacaksın.

İnsanlar seni anlamayacak, unut onu diyecekler, yapamazsın diyecekler, aldırmayacaksın. Aldırmayacaksın oğlum. Tırnaklarını geçireceksin hayata, aşk ile sarılacaksın. Karşılığını da ancak kendi kalbinde arayacaksın.

(baba yadigarıdır)

No comments: